Pembe Göl etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Pembe Göl etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Mayıs 2013 Çarşamba

Avustralya’nın Pembe Gölü

35. Gün (Avustralya’nın Pembe Gölü)

Bugün öyle bir coğrafyaya gideceğiz ki kendinizi bir masal karesinin içinde zannedeceksiniz. Önce doya doya fotoğrafa bakın ve şaşırın sonra da bu muhteşem doğa olayı ile ilgili yazıyı okuyun.




Hillien Gölü  Avusturalya’ nın batısında bir adada yer almaktadır. Mliddle Adası, Batı Avustralya'nın güney sahilleri boyunca uzanan Recherche Takımadalarını oluşturan yüzden fazla küçük adadan biridir. Gölün genişliği 250 metre, genişliği 600 metredir Oldukça sığ bir göldür. Suyunu bir bardağa doldurduğunuz zaman bile pembe olarak kalmaktadır. İçinde yoğun miktarda tuz vardır.

Okaliptüs ve cajeput (Avustralya'ya özgü bir ağaç) ağaçlarından oluşan yemyeşil bir ormanla kuşatılmış olan gölün çevresi beyaz tuz kümeleriyle çevrilidir. Okyanusun güzel mavi sularından dar bir kum şeridiyle ayrılır.
Gölün pembe rengi, 1950'li yıllarda bir grup bilim insanı tarafından incelenmiştir. Çok tuzlu sularda bir çeşit kırmızı pigment üreten su yosunu türü olduğunu düşünmüşler. Bu suyosununu bulmak için araştırmalar yapmışlar fakat bulamamışlar. Bu yüzden de gölün rengi de bir giz olarak kalmıştır.
Middle Adası'ndaki bu pembe göle ait ilk kayıt 1802 yıllarına kadar gitmekteymiş. İngiliz gemici ve su bilimci Matthew Flinders Sidney'e doğru giderken bu adaya uğramış. Flinder'ın ziyaretinden sonra adaya ticari amaçlarla kısa süreliğine gidip gelenler olmuş. 1820 ile 1840’lı yıllar arasında fok ve balina avcıları adaya yerleşmiş. Ayrıca 20. yüzyılın başından itibaren gölden tuz çıkarılmış; ancak tuz üretimi sadece on yıl sürebilmiş ve o tarihten bu yana adaya ve pembe gölüne uğrayan olmamış.

Hillien Gölü, Avustralya'daki diğer pembe göller arasında gizemini koruyan tek göl; çünkü neden pembe olduğu şu ana kadar öğrenilememiş.

İşte coğrafya böyle bir bilimdir. Okulda sadece dağları, ovaları, akarsuları ezberlemek gibi algılanan ama aslında bambaşka unsurları içinde barındıran son derece geniş bir alanı olan muhteşem bir bilimdir. Bir coğrafyacı olarak öğrencilerimde oturtmaya çalıştığım şey coğrafi bir bakış açısı kazanmalarını sağlamaktır. Bu bakış açısı oturunca inanın bana zor bir ders olsa bile ilgiyle dinlediklerini söyleyebilirim… İnşallah öyledir diye düşünüyorum. :):)


RENK KODU: C: 40 M:100 Y: 90 K: 5