Cemal Süreya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Cemal Süreya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Nisan 2014 Çarşamba

Bazı Adamlar

355. Gün (Bazı Adamlar)

Hedefimin bitmesine tam 10 gün kaldı dostlar… Pek heyecanlı olduğumu belirtmeliyim…
Bu aralar iki şiir kalbime çok dokundu diyebilirim. Oldukça kısa olmalarına rağmen nasıl derin nasıl yürek yakıcı dostlar… Paylaşayım bakalım siz de aynı derinliği duyacak mısınız yüreğinizin içinde?






Bazı adamlar, incitmeden sevemezdi.. 
Kırardı, dökerdi, yangınlar bırakırdı arkalarında…
Bazı adamlarsa, tüm geçmişi unutturur, parmak uçlarından öperdi.


Cemal Süreya


‘‘Ben birinin hiçbir şeyiyim, en çok da bu koyuyor.
Ortak tek bir fotoğrafımız bile yok.
Bugünlerde ben adsız bir özlemim
Yağmur yemiş bir deniz gibiyim.”

Attila İlhan








Renk Kodu: C: 72 M: 82 Y: 100 K: 0


25 Eylül 2013 Çarşamba

Acı Üstüne Alıntılar

154. Gün (Acı Üstüne Alıntılar)

Şimdi acının ne olduğunu gerçekten biliyordum..
Ayağını bir cam parçasıyla kesmek veya eczanede dikiş artırmak değildi bu..
Acı, insanın birlikte ölmesi gereken şeydi..
Kollarda, başta en ufak güç bırakmayan, yastıkta kafayı bir yandan öbür yana çevirme cesaretini bile yok eden şeydi..
José Mauro de VASCONCELOS /Şeker Portakalı

********************
 “Herkes geçer diyor, geçer mi Olric?
Herkes ne bilir acımı. Herkes ne bilsin acımızı. Yaşar gibi yapmaktan, özlemez gibi yapmaktan, iyiymiş gibi yapmaktan, nefes alıp onu içimde tutmaktan, o nefeste boğulmaktan sıkıldım. Ki nefessizlikten değil nefesten boğulmaktır marifetimiz Olric. 
- Evet... Efendimiz. 
- Bana katıldığını bilmek güzel. Arada ses vermen güzel... İçimin sesi de olmasa ölürüm yalnızlıktan.”
Oğuz Atay / Tutunamayanlar

********************

Dilsizdir benim acılarım!
Konuşmazlar kimseyle,
Sadece benim canımı acıtırlar,
Hiç hak etmediğim halde…
Cemal Süreyya

********************
Tabii acı çekeceksin, görmenin bedelidir bu. Tabii için korkuyla dolacak, yaşamak demek tehlike içinde olmak demektir. Büyümek zordur!                                                                                                                 
Irvin D. Yalom  / Nietzsche Ağladığında

********************
"Ayrılık değil, özlemek hiç değil; en büyük acı, bu giderek büyüyen boşlukmuş...                                        
Cezmi Ersöz/ Şizofren Aşka Mektup

********************
Karıcığım,
Hasretliğin on ikinci yılı

on ikinci yılı
Gönül ağzına kadar dolu
Sen diyorum İstanbul geliyor aklıma
İstanbul diyorum sen
Sen şehrim kadar güzelsin
Şehrim senin kadar acılı.
(Nazım Hikmet'in karısı Piraye'ye yazdığı şiir..)


Renk Kodu: C: 37 M: 64  Y: 54 K: 13

24 Eylül 2013 Salı

Nehirler Boyunca Kadınlar Gördüm

153. Gün (Nehirler Boyunca Kadınlar Gördüm)

Ülkemin kadınları bu kadar güzel mi anlatılır dostlar… Ürkmüş onlarca kadına sahip ülkemin toprakları. Susmakla ağlamak arasında takılı kalmış kadınlarım. Düğüm düğüm olmuş kelimeler boğazında… Gözlerine baksan okuyabilsen diyeceklerini suskunluğu bitecek ama bakan kim anlayan kim? Anlamamak için direnenlere hapsolmuş, suskunluğun çığlığında kıvranan yitip giden onlarca hayatın sahibi kadınlar… Döktürmüş yine Cemal Süreya… Dokunmuş yüreğimizin en derinine yine üstat…

Porsuk nehrinin geçtiği kadınlar
Hepsine yüzer kere rastladım en azdan
Umutsuz sevdalara tutulmak onlarda
Bozkıra doğru seyrele seyrele yaşamak onlarda
Verdi mi adama her şeylerini verirler
Ben gördüm ne gördümse kadınlarda
Porsuk nehrinin geçtiği

Kızılırmak parça parça olasın
Bir parça ekmek siyah, on kuruşluk kına kırmızı
Taş toprak arasında türküler arasında
Karanlıkta bir yanları örtük bir yanları üryan
Kocaman gözleriyle oy anam bu kadar dokunaklı
Kimler ürkütmüş acaba bu kadar kadını

Dicle kıyılarına tren varınca
Büyük bir gökyüzü git allahım git
Genel olarak önce kaşları görünür
Sonra bütünsüz uykuları kaşla göz arasında
Yanaklarında çıban izi taşıyan kadınlar
Gül kurusu

Bir gün sizin de yolunuz düşer memlekete
Siz de görürsünüz bunları kadınlarda
Ödevleri yenilmek olan hep
Bıçakla kemik arasında
Susmakla ağlamak arasında
Yenilmek
Kadınlar

1955

Cemal Süreya

Renk Kodu: C: 25 M: 0  Y: 93 K: 0

13 Eylül 2013 Cuma

8.10 Vapuru

142. Gün (8.10 Vapuru)

İki günlüğüne İstanbul' a gittim. Bodrum’ a taşınmadan önce geçen senelerimi yâd ettim Kadıköy sokaklarında yürürken… İstanbul'un beyaz vapurlarına ve martılarına baktım. Hep sevmişimdir vapurlarına binip Boğaz’ın maviliğinde yol almayı… Gençken, söyleyemediğim onlarca cümle biriktirirdim içimde… Yaş ilerledikçe anladım ki cümle biriktirmek bir yük insana… Bu yüzden artık içimde saklamak yerine savuruyorum cümlelerimi… Bu şiirde İstanbul’ daki vapurlara, martılara ve masmavi denize gelsin benden…


Sesinde ne var biliyor musun
Bir bahçenin ortası var
    Mavi ipek kış çiçeği
    Sigara içmek için 
    Üst kata çıkıyorsun

Sesinde ne var biliyor musun
Uykusuz Türkçe var
    İşinden memnun değilsin
    Bu kenti sevmiyorsun
    Bir adam gazetesini katlar

Sesinde ne var biliyor musun 
Eski öpüşler var
    Banyonun buzlu camı
    Birkaç gün görünmedin
    Okul şarkıları var

Sesinde ne var biliyor musun
Ev dağınıklığı var
    İki de bir elini başına götürüp
    Rüzgârda dağılan yalnızlığını
    Düzeltiyorsun

Sesinde ne var biliyor musun 
Söylemediğin sözcükler var
    Küçücük şeyler belki
    Ama günün bu saatinde
    Anıt gibi dururlar

Sesinde ne var biliyor musun
Söyleyemediğin sözcükler var

Cemal Süreya


Renk Kodu: C: 14 M: 29 Y:0 K: 0