170.
Gün (Tertemiz Şeylerden Söz Edeyim )
Karanlık günlere inat tertemiz şeylerden
söz etmeliyiz. Güzel ve anlamlı cümleler kurmalıyız. Sevmeliyiz hem de yürek
dolusu sevmeliyiz. Gözünün içine bakmalıyız hayatın… Doğanın tadını
çıkarmalıyız. Yıldızların altında oturup saymaya çalışmalıyız yıldızları
gönlümüzce… Gülmeyenlere, içlerindeki karanlıkları ortalığa salanlara inat
gülümsemeliyiz hayata… Kısacası dostlar temiz yarınlar bırakmak istiyorsak temizlemeliyiz
dünyayı karanlıklardan…
Tertemiz şeylerden söz edeyim
İlk sevdalarımdan, ilk dostlarımdan.
Ne toprağın kokulu çiçekleri
İlk sevdalarımdan, ilk dostlarımdan.
Ne toprağın kokulu çiçekleri
Ne vahşi gönüllü, vahşi ruhlu insanlar ;
Hiç, hiç bir şey kalmıyor ebedi olarak,
Her şey kuruyor sabah çiğleri gibi.
Ama bir şeyler kalıyor ki çok kıymetli.
İşte bu kalıntıların parıltısı
Bir emanet sanki sonsuzluğa...
Çimenler üstünde oturmak
Dostlarla bir şeyler okumak
Dolaşmak yıldızların altında
Gelecekten konuşmak...
Rüyalar boyunca fakir çocuklar
Zengin görünüyor insana
Bir kız sevmiştim bir zamanlar
Sessiz - sedasız
Ne dilerse yapacaktım benden
On dördünde ay gibi tamdı sevdamız
Ama şimdi zamanın külleriyle örtülüdür
Gönlüm baştanbaşa...
Uzun uzadıya yer etti bunlar hafızamda
Koca bir ömür boyu
Mezarlarında kaldı sevdalarım
Artık genç de değilim ki
Zaman gelip geçiyor yanımdan.
Hala gençlik var ya dünyada
Ve her yerde açılıyor ya genç gönüller
Gelin ey genç dostlarım
Vahşi diyarlara göç edelim
Ve masmavi göğün altında
Temiz, tertemiz şeylerden söz edelim
Huzur ve rahatlık bunda.
Ho Chih-Fang
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Ne güzel kelimeler onlar... Parmaklarınıza sağlık...