312. Gün (Bir Çivi Bir Ülkeyi Nasıl Kurtarır?)
Hep sevmişimdir
bu hikâyeyi… Bize önemsiz gibi görünen kimi ayrıntıların nasıl hayatımızı
değiştireceğine çok ama çok güzel bir örnek teşkil eder bu hikâye…
Bir tüccar atına atlayıp, uzak
kentlerin birine gitmiş. Elindeki kıymetli taşları satarak tekrar yaşadığı
kente dönmek arzusunda imiş... Öğle üzeri bir yerde mola vermiş. Atının
bakımını yapan uşak; "Efendim!" demiş. "Atınızın sol arka
ayağının nalından bir çivi noksan. Çiviyi çakmamı ister misiniz?"
Tüccar; "Bir şey olmaz demiş.
Vakit kaybetmeme gerek yok. Nasıl olsa altı saatlik yolum kaldı, gidene kadar
da nal düşmez herhalde."
İkindi üzeri bir konakta, tekrar
dinlenmek için mola vermiş. Atın yemini ve suyunu veren uşak tüccara;
"Efendim" demiş. "Atınızın sol arka ayağının nalı yok. Ne
yapmamı istersiniz?'' Tüccar; "Hiç bir şey yapmayın!" demiş.
"Sunun şurasında birkac saatlik yolum kaldı. Vakit kaybetmeden yoluma
devam etmem lazım. Gidene kadar bir şey olmaz."
Adam yola çıkmış. Fakat çok geçmeden at aksamaya
başlamış. Bu topallama uzun sürmemiş. Sonunda yere düşen atın bir ayağı
kırılmış. Adam çaresiz atı bırakmış. Onun yükünü de sırtına alarak, yolun geri
kalan kısmını yürüyerek tamamlamak zorunda kalmış.
Sonra da; Aaah, benim akılsız
kafam aah!" demiş. Bütün bunlar bir tek çivi yüzünden geldi başıma. Beş
dakika bekleyip çiviyi çaktırsaydım, hem saatlerce yürümemiş olacaktım. Hem de
at, boşu boşuna ölmeyecekti.
Büyük Türk hakanı Atilla;
"Atımın nalındaki bir çivi düşseydi, bu büyük ülke olmazdı!" demiş.
"Ama nasıl olur?" demişler. "Bir çivi bir ülkeyi nasıl
kurtarır?" Atilla cevap vermiş; "Bir çivi bir nalı, bir nal bir atı,
bir at bir komutanı, bir komutan bir orduyu, bir ordu da koca bir ülkeyi
kurtarır. Şimdi anladınız mı? Bir çivinin eksikliği, ne kadar büyük kayıplara
sebep oluyormuş."
Renk Kodu: C: 0 M: 66 Y: 100 K: 0
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
YanıtlaSil