151. Gün (Kendi Kendine)
Kendi kendimizi yiyip bitirdiğimiz
günleri düşünün. Beynimizin her kıvrımında bizi esir eden düşünceleri düşünün.
Uykusuz geçen sonra da kâbuslara teslim ettiğimiz geceleri düşünün. Ne edersek
kendimize ediyoruz. Belki o saatlerde ruhumuzu sükûnete teslim etmeye çalışsak
kendimizi bu kadar hırpalamayacağız. Oysa teslim olduğumuz düşüncelerin ağında
can çekişe çekişe kıvranıyoruz. Öyle anlar geliyor ki düşüncelerimiz bedenimize
büyük geliyor. Ne edeceğimizi bilemiyoruz. Susmaya çalışsak gönlümüz
elvermiyor. Konuşmaya çalışsak ruhumuz izin vermiyor. Düğümlendikçe düğümleniyor
kelimeler boğazımızda… Soluksuz kalıyoruz. Bir nefesin rahatlığına hasret
soluyoruz can çekişe çekişe… Yaşarken ölümün tadını alıyoruz.
Kişinin kendine ettiğini
Edemez kişiye hiçbir fani
Bu kahpe hırsı ne kıskanç kini ne şarap
Ne de haşhaş edemez...
Kişinin kendine ettiğini tayfun, boran
Dağ, taş edemez.
Kişinin kendine ettiğini
Edemez kişiye hiçbir fani
tutmazsa gerçek dost elini
kendi kendiyle baş edemez.
Kişinin kendine ettiğini
Sarhoş edemez, ayyaş edemez
Mezar soyan nebbaş edemez...
Edemez kişiye hiçbir fani
Bu kahpe hırsı ne kıskanç kini ne şarap
Ne de haşhaş edemez...
Kişinin kendine ettiğini tayfun, boran
Dağ, taş edemez.
Kişinin kendine ettiğini
Edemez kişiye hiçbir fani
tutmazsa gerçek dost elini
kendi kendiyle baş edemez.
Kişinin kendine ettiğini
Sarhoş edemez, ayyaş edemez
Mezar soyan nebbaş edemez...
Mevlana
Renk Kodu: C: 100 M: 93 Y: 0 K: 0
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Ne güzel kelimeler onlar... Parmaklarınıza sağlık...