103.
Gün (Zaman)
Ve bir astronomi bilgini, 'Bize zamandan bahset' dedi.
Ve o cevap verdi:
'Ölçüsüz ve ölçülemeyen zamanı ölçebileceksiniz.
Davranışlarınızı ayarlayacak ve hatta ruhunuzun rotasını,
saatlere ve mevsimlere göre yönlendirebileceksiniz.
Zamanı, kıyısında oturup, akışını izleyeceğiniz
bir nehir haline döndüreceksiniz.
İçinizde zamana bağlı olmadan var olan öz,
yaşamın zamandan bağımsızlığının zaten farkındadır.
Ve bilir ki, dün bugünün anısı, yarın ise bugünün rüyasıdır.
Ve yine bilir ki, içinizde şarkı söyleyen veya düşünen özünüz,
hala yıldızları uzaya dağıtan o ilk anın içinde devinmektedir.
Aranızda, özündeki sevme gücünün sınırsızlığını
hissetmeyen var mıdır acaba?
Yine de bu hudutsuzluğuyla aynı sevginin,
bir sevgi düşüncesinden diğerine,
bir sevgi davranışından bir başkasına,
kendi varlığının tam orta yerinde şimdi
ve hareket etmeden durduğunu kim hissetmez?
Ve zaman da tıpkı sevgi gibi bölünemez ve ölçülemez değil midir?
Yine de eğer düşüncenizde zamanı mevsimlerle ölçmek isterseniz,
her mevsimin diğerlerini içermesine izin verin.
Ve bırakın bugününüz, geçmişi anılarla,
geleceği ise özlemle kucaklasın.'
Ve o cevap verdi:
'Ölçüsüz ve ölçülemeyen zamanı ölçebileceksiniz.
Davranışlarınızı ayarlayacak ve hatta ruhunuzun rotasını,
saatlere ve mevsimlere göre yönlendirebileceksiniz.
Zamanı, kıyısında oturup, akışını izleyeceğiniz
bir nehir haline döndüreceksiniz.
İçinizde zamana bağlı olmadan var olan öz,
yaşamın zamandan bağımsızlığının zaten farkındadır.
Ve bilir ki, dün bugünün anısı, yarın ise bugünün rüyasıdır.
Ve yine bilir ki, içinizde şarkı söyleyen veya düşünen özünüz,
hala yıldızları uzaya dağıtan o ilk anın içinde devinmektedir.
Aranızda, özündeki sevme gücünün sınırsızlığını
hissetmeyen var mıdır acaba?
Yine de bu hudutsuzluğuyla aynı sevginin,
bir sevgi düşüncesinden diğerine,
bir sevgi davranışından bir başkasına,
kendi varlığının tam orta yerinde şimdi
ve hareket etmeden durduğunu kim hissetmez?
Ve zaman da tıpkı sevgi gibi bölünemez ve ölçülemez değil midir?
Yine de eğer düşüncenizde zamanı mevsimlerle ölçmek isterseniz,
her mevsimin diğerlerini içermesine izin verin.
Ve bırakın bugününüz, geçmişi anılarla,
geleceği ise özlemle kucaklasın.'
Halil Cibran
Renk Kodu: C: 0 M: 100 Y: 7 K: 50
karşımdasın işte
YanıtlaSilbana bakmasan da oradasın, görüyorum seni.
ah benim sevdasında bencil, yüreğinde sağlam sevdiğim.
kalbime gömdüm sözlerimi, ceset torbası oldu yüreğim.
tıkandığım o an,
elimi nereye koyacağımı şaşırdığım o an işte,
aklımdan o kadar çok şey geçti ki takip edemedim.
ellerim boşlukta, ben darda kaldım.
ellerim buz gibi, ben harda kaldım.
bir senfoni vardı kulağımda çalınan,
bitti artık hepsi
köşeme çekildim, hani hep kaldığım köşeme.
bakış açım belli oldu yine.
geride kalan, ardından bakar gidenlerin.
bir meltem olacak rüzgarım dahi kalmadı benim.
dağlara çarptım her esişimde.
yollara küfrettim her gidişinde.
demiştim sana hatırlarsan:
“önemli olan ‘zamana bırakmak’ değil,
‘zamanla bırakmamak’tir..”
şimdi bana, geçen o zamanın
unutulmaz sancısı kalır
gittiğim eğer bensem, söyle bana kimden gittim?
sende yoktum zaten ben, ben yine bende bittim
Nazım Hikmet Ran
demiştim sana hatırlarsan:
Sil“önemli olan ‘zamana bırakmak’ değil,
‘zamanla bırakmamak’tir..”
Şiirin en can alıcı noktası...
aynen zamanla bırakmamak
YanıtlaSil