29 Kasım 2013 Cuma

Niye olduğun gibi yeterli değilsin?

219. Gün (Niye olduğun gibi yeterli değilsin? )

Chuang Tzu'dan bir hikâye:

Adamın biri kendi gölgesinden ve kendi adımlarından o kadar rahatsızmış ki, ikisini de hayatından çıkarmaya karar vermiş. Bunun için de bir yöntem bulmuş; onlardan kaçıp kurtulacakmış. Ayağa kalkıp tabana kuvvet koşmaya başlamış. Ama ayağını her yere vuruşunda, yerde bir adım daha oluyormuş ve gölgesi de hiç zorlanmadan onu takip etmekteymiş. Adam da yeterince hızlı koşmadığı için başaramadığına karar vermiş ve daha hızlı koşmaya başlamış; hiç durmadan koşmuş, koşmuş, en sonunda ölüp yere yığılmış. Bir gölgelikte dursa gölgesinin kaybolacağı, öylece orada otursa adımlarının da olmayacağı hiç aklına gelmemiş.


İnsan kendi karmaşasını, sırf kendini reddetmeye, suçlamaya, kabul etmemeye devam ettiği için kendisi yaratıyor. Bunu da bir dizi karmaşa, içsel kaos, sefalet izliyor. Niye kendini olduğun gibi kabul etmiyorsun? Yanlış olan ne? Bütün varoluş seni olduğun gibi kabul ediyor ama sen etmiyorsun. Ulaşmak istediğin bir ideal var. O ideal her zaman gelecekte - öyle olmak zorunda - hiçbir ideal şimdide olamaz. Ve gelecek de ortada yok daha doğmadı. Ama o ideal yüzünden sen gelecekte yaşıyorsun. Bu da sadece bir hayal... O ideal yüzünden şimdi burada yaşayamıyorsun. O ideal yüzünden kendini suçluyorsun. Bütün ideolojiler, bütün idealler suçlayıcıdır çünkü zihninde bir imaj yaratırlar. Ve sen kendini o imajla karşılaştırmaya devam ettiğin sürece bir şeylerin eksik olduğunu düşünürsün. Hiçbir şey eksik değil. Mükemmellik ne kadar mümkünse, sen de o kadar mükemmelsin. Bunu anlamaya çalış çünkü ancak o zaman Chuang Tzu'nun hikâyesini anlayabilirsin. Bu gelmiş geçmiş en güzel hikâyelerden biri ve insan zihninin mekanizmasının çok derinine iniyor. Niye zihninde idealler taşımaya devam ediyorsun? Niye olduğun gibi yeterli değilsin?

OSHO – Yakınlık kitabından alıntıdır.


Renk Kodu: C: 0 M: 31  Y: 100 K: 0

1 yorum:

  1. Yeterliliğimiz (tamlığımız) olsa aramazdık.
    Bu bizim yaşamımızın ve varmak istediklerimizin nerede olduğunu gösteren en değerli pusula bence.
    Hareket ve arınma burada başlıyor. "Yaşamın anlamı bır anlama adanmış hayattır" Nietzsche
    Bu sözü seviyorum ve buraya kadar bir yanlış yok bence. Bulmak adına kendimizce kısa ve kolay yollar oluşturmaya başladığımızda imajlar, maskeler, yalanlar, yolu kirletiyor. Arayış toplumsal kabule sevgi sahip olmaya dönüşüyor. Kendi kirlenmiş gözlüklerimizle güzele bakıyor çirkin diyoruz. Gerçek olan mı benim algıladığım mı?

    YanıtlaSil

Ne güzel kelimeler onlar... Parmaklarınıza sağlık...