5. Gün
( Sabah Uyanamayan B Toplum Üzerine)
İÇ ZAMANIMI ÖNEMSİYORUM…
Her pazartesi yaşanan şey (aslında
her sabah) yine gerçekleşti. Nefret ede ede yataktan çıktım ve hazırlandım. Ben
sabah kalkıp apar topar evden çıkan insanlardanım. Başlarda özenmiştim erken
kalkıp kahvaltı eden, haberleri dinleyen, belki de sabah kahvesini içip evden
çıkan insanlara… Ben bir kere deneyeyim dedim ama durumum daha içler acısı
olmuş koltukta uyuya kalmıştım. O günden sonra anladım ki ben o tip insanlardan
değilim. Bu yüzden tam bir şok dalgası yaşayıp sokakta servisi beklerken
ayılıyorum. Azıcık evde oyalanmaya kalksam asla işe gidemeyecekmişim gibi
geliyor. Aranızda mutlaka benim gibi birileri olduğunu biliyorum. Bir keresinde
bir yazı okumuştum. Danimarka da benim gibi sabah algısı kapalı olan insanlar
bir araya gelmişler. Hatta bir internet sayfaları bile var. İstekleri esnek
saatlerde çalışmak yani en verimli saatler de çalışmak. Mesela o zaman ben
kesinlikle işe geç gidip geceye kadar çalışan biri olurdum. Danimarka’da bu insanlara
B tipi insanlar ya da B- Toplum diyorlar. Hatta Harvard Üniversitesi'nde bu konu ile ilgili araştırmalar yapılıyormuş. Bu grubun
adresini paylaşıyorum: http://www.b-society.org/
Saatlerin bu şekilde esnemesi
için devlete baskı yapıyorlarmış doğru anımsıyorsam. Bizde kendi ülkemizde bir
grup kurup bu insanlara katılalım bence… Sürekli olarak insanlara olayın erken
yatan erken kalkar gibi bir durum olmadığını anlatmaktan yoruldum. Ben B
tipi insanım bu kadar açık. Biyolojik saatim farklı çalışıyor. Yani İÇ ZAMANIMI
önemsiyorum…
Tekleştirme üzerine kurulu bir
toplum kurma isteği apaçık ortada…
Farklı bir davranış (toplumsal normlardan uzak) sergilediğinde ( Kime
göre farklı değil mi?) hemen dikiliyorlar insanın karşısına. Ben kesinlikle
yarasa tipiyim bunu anladım. Evde olduğum zamanlarda hele de ertesi gün tatilse
mutlaka geç yatıyorum. O saatteki sessizlik beni mutlu ediyor. Asla çok ışık yakmıyorum.
Kırklık bir ampulle yaşıyorum. Mutfağa gittiğimde bile karanlıkta yapabiliyorum
işimi. Gündüzleri perdelerim kapalı duruyor. Odanın içini dolduran çiğ güneş
ışığı beni yoruyor. Perdeler kapalı iken içerisi daha yumuşak bir aydınlığa
sahip… Bir kere bunu anlattım güneş girmeyen eve doktor girmez dediler. Hala
anlamıyorlar evime güneş giriyor sadece daha naif ışıkla… Neyse artık
anlamalarını beklemiyorum…
Çalışmakla ilgili herhangi bir
sorunum yok ama iş erken kalkmak olduğunda zorlanıyorum. Neyse şimdilik yapacak
bir şey yok. Çalışmak ve para kazanmak zorundayım. Yoksa bu küçük ama
masrafları büyük evimin ayakta kalmasını kim sağlayacak? Herkese yarın iyi
mesailer diliyorum.:))
RENK KODU: C: 4
M: 6 Y: 100 K: 0
Cok guzel bir yazi bence de aynilastirilmadiktan usanmadik mi artik?
YanıtlaSilOnlar değil ama biz usandık aynı kefeye konmaktan...
Silaaa birileri beni anlatmış. "Erken yatar erken kalkar" lafına sinir olduğum kadar hiçbirşeye sinir olmuyorumdur. Cumartesi gecesi 4-5 e kadar film izliyorum sabah 9-10 gibi uyanabiliyorum. Ama kimse bana 10da yat sabah 6-7de kalk demesin lütfen:( Yalnız değilsiniz efendim; ben de varım : )
YanıtlaSilBenim gibi birileri olduğunu bilmek çok güzel güzel. Kendimi sabahları yorgun hissettiğim kadar hiç bir zaman yorgun hissetmiyorum...:)))
SilNasıl ki insanların kan grupları farklı ise çalışma , öğrenme verimliliklerinin veya verimlilik zamanlarının farklı olabileceğine inanıyorum. Buna göre hazırlanacak programlarının da faydalı olacağı kanaatindeyim.
YanıtlaSil